21 Aralık 2010 Salı

RUHLA BEDENİN SENKORİNAZYONA GİREMEMESİ SONUCUNDA GERÇEKLE HAYAL DÜNYASINI AYIRT EDEMEME RAHATSIZLIĞI: ‘ŞİZOFRENİ’

Şizofreni gerçekle hayal dünyasını ayırt edememe, mantıksal düşünme yeteneği kaybı, normal duygusal tepkiler verememe ve toplumsal kurallara uyamama görülür. Aynı zamanda hatırlama ve normal konuşma yeteneği genelde kaybolur. Dünyada 60 milyon, ülkemizde yaklaşık 700 bin bu hastadan bulunuyor. Şizofreni beynin `algı`, `düşünce` ve duygulanım` gibi neredeyse tüm fonksiyonlarında bozukluğa neden olarak karmaşık bir tablo ortaya koyar.



Şizofreni, semptomları beyin içinde bilgilerin iletimi ve işlenmesindeki anormalliklere bağlanan bir beyin hastalığıdır.    

Şizofreni hastalar sıklıkla “benleri” ile ilgili sorunlardan bahsederler:


“Bu düşüncenin kendim olmadığını hissediyorum, düşüncelerimi düşünen ben değilim, bu nesneler ile benim aramda yakın ilişki var, düşüncelerim nesneleri etkileyebilir ve ben düşündüğüm için öyle oldu, ben kendim gerçek değilim, ben ile diğer her şey arasında camdan bir duvar var, zaman ortadan kalktı...” gibi. 


Günlük yaşamdaki zihinsel olaylar görsel, işitsel, dokunsal, derin duyu, tat ve koku gibi dış dünyadan gelen uyarımlarla devamlı bir etkileşim halindedir. Bu şekilde içsel zihinsel durumlar, bedenden gelen duyumlarla birleşince “bedende bir ben yerleşimi” ortaya çıkar. Elimi ve kolumu hareket ettirmeye niyetlendiğimde, içsel zihinsel durumum ve kol hareketim esnasında ortaya çıkan (on-line) derin duyunun, zihinsel süreçlerimle birleşmesi “bedenimdeki ben’de” var olma deneyimi yaratır.




Beyindeki hasarlar insanın davranışlarını etkileyebilir. İnsanın aldığı kimyasallar ruh halini değiştirebilir. Şizofreni ya da depresyonla ilgili semptomların kaynağı beyinde de gözlemlenebilir. (Çünkü bilincin asıl kaynağı olan ruh, maddesel dünyaya beyin aracılığıyla ulaşmaktadır. Ancak beyin kimyasının davranışları etkilediği, ruhsal hastalıkların beyinde izlenebildiği saptaması beden-zihin problemini aşmaya yetmez. "Bilinç Problemi" kitabının yazarı Colin McGinn bu konuda şu itirafı yapmaktadır: 

"Uzun bir süredir beden-zihin problemini çözmeye çalışıyoruz.. Bütün çabamıza rağmen bir sonuç alamadık. Bu problem gizemini hala sürdürüyor. Bana kalırsa bu sırrı çözemediğimizi samimi bir şekilde itiraf etmenin vakti geldi..." (Colin McGinn, "Can We Solve the Mind-Body Problem?" Mind, 98 (1989), s. 349)




*** Doğrusu bu apaçık bir imtihandı. (Saffat Suresi, 106)

*** "Kim de Benim zikrimden yüz çevirirse, artık onun için sıkıntılı bir geçim vardır..." (Taha Suresi, 124